20 Haziran 2010 Pazar

Yaratıcılık altı üstü Tasarım mıdır?



Maksat mektepli-alaylı değil, neyi nerede ne kadar öğrendiğindir.
Grafikerlikte USTA ÇIRAK ilişkisi nasıl OLMALI?
Çıraklar USTAya saygı duyup ustaya HÜRMET etmeli!
2 aylık kurstan çıkıp ben artık grafiker oldum deyip, bir ustanın yanında pişmeden, ustasının iznini almadan grafikerim dememeli, çok ucuza ve kalitesiz işler yaparak Ustalarıın EKMEĞİNİ ÇALMAYA talip OLMAMALI. Bunu teklif eden patronlara KARŞI DURMALI. Mesleğin şerefiyle oynamamalı, iki paralık etmemeli,mesleğini küçük düşürmemeli.

(Onu yapmasın, bunu yapmasın, peki bu genç aç mı kalsın diyenlere de şunu diyecem; niçin duvarcı olmuyor da grafiker oluyor? grafikerlik dünyanın en kolay mesleği görülüyor da ondan. İnsan katil olmak istese bile mafyanın içine bu kadar kolay giremiyor.)

Ve biri buna DUR demeli ! (Buna dur diyecek, grafikerliğin ilke ve sınırlarını çizecek bir kuruluş olmalı)
Çırak böyle yaparsa USTA ona elini verir. Ama çırak öpeceği eli ısırırsa USTA ondan kaçar. Çırak patronun elini öperse mesleğinin kölesi değil, patronun kölesi olur.

Usta ustalığını, çırak çıraklığını bimezse ayaklar baş olur, dertler bitmez, birileri bu durumu KULLANIR.

Herkes yerini bilirse sistem tıkır tıkır işler, çırak da usta olur, ister alaylı, ister mektepli herkes mutlu olur
Maksat mektepli-alaylı değil, neyi nerede ne kadar öğrendin, bana hocanı söyle sana kim olduğunu söyleyeyim meselesidir.

Bir meslek iki yolla gelişir;
1-Akademik üniversite gibi örgütlü eğitim kurumlarıyla. (mektepli-okullu)
2-Usta-çırak ilişkisi gibi yaygın -geleneksel metodlarla (alaylı-çekirdekten)

Türkiyede ikisi de aksamaktadır. Mektepliler piyasayı ve pratiği bilmemekte, alaylılar da teoriyi ve tasarımı bilmemektedir.
Usta dediğimiz üniversitede hoca dır. Hem üniversitedeki, hem piyasadaki hocalara saygı kalmamıştır.
Mekteplinin piyasada pişmesi, alaylının ustanın yanında pişmesi gerekmektedir.
Her ikisinin birbirinden öğreneceği çok şey vardır.
(alıntıdır)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder