30 Temmuz 2010 Cuma

Nereye kaçıyorsun kendinin olmadığı bir yer var mı?



Kendimizden kaçmak için,düşünmekten kaçıyoruz.Halbuki düşünmeden, hayatı ot gibi yaşayamayız.Önce kendimizle yüzleşmeli, hatalarımızın üstüne gitmeliyiz.
Neden bu kadar yorgun olduğumuzu hiç mi düşünmediniz?Sanki hayatın yükü,sadece sizin omuzlarındaymış gibisiniz.
Gözlerinizdeki ışık sönmek üzere, kalbiniz sebepsiz yere katılaşmış, hissizleşmişsin ama bunun iyi olduğunu düşünüyorsunuz.
Sizce bu gerçekten iyi mi? Hayatın tadına varamadan yaşamak ve bundan mutlu olmak... yalnızsınız, kiminle birlikte olursanız olun, içinizdeki yalnızlık duygusunu öldüremiyorsunuz.
Çünkü, körsünüz.Sevgiyi anlayamayacak kadar kör, duygusuz, kalpsiz.
Hep bir gitme fikrindesiniz ama gitmelerin sonu hep kendi içinize, yalnızlığınıza."Güvensizliğiniz, inançsızlığınız bahane mi bunlara?"
Siz de biliyorsunuz ki,siz sadece korkaksınız.Yüreğinizi açmaya, insanları sevmeye korkuyorsunuz. Ama hayat, sevmeye, yaşamaya değer. Kendinize gelin, özünüze dönün artık. Gözlerinizdeki ışığı yeniden keşfetin, kendinizi yeniden yazın.
Bu sonu gelmez ve yanlış romanı, neresinde bitirirseniz; yeni bir romana başlamanız öylesine kolay olur"
Tuğba Kurt

Aşktan Hasar Almış Yürekler!

Aşktan Hasar Almış Yürekler!

Aşktan hasar almış yüreklerin yaraları zor kapanır. Kendine kanar rengi solmuş kalpler. Bir çare arar sessizce, kimseye anlatamaz derdini.

Ayrılığın en zoru üçüncü gecedir. İlk akşam farkına varmaz kalp olanların. Gözyaşı aksa da, gerçekliğinin farkında değildir yürek; kabullenmez yalnızlığını.

İkinci geceye de umudun kokusu yayılır. Ya ararsa, ya gelirse diye dikilir göz telefona, döner belki köşeden diye yolun kenarına.

Üçüncü gece, duvara çarpmış gibi kendine gelir yürek. Anlar ki sevdiği gitmiştir. Karanlığın arkadaşlığına sığınır. Ancak o zaman başlar panik olmaya!

Aşktan hasar almış yürekler yargılayamaz önce. Ölüm gibi, kederi sonradan çöreklenir kalbin orta yerine. Vakit geçtikçe anlaşılır boşluk, yaralı kalpler o zaman sürünerek savrulur.

Aşktan hasar almış yürekler isyan eder bir gün. Hayata karşı mağlup ve alacaklıdır. Hesabını kesmek ister yaşamla, sıkı bir pazarlık başlar.

Dualara karışır isyan; küfürle temenni arasına sıkışıp kalır acılı kalpler. Kaderin ağına, yazgısının bahtsızlığına, sevdiğinin vicdansızlığına bir “ah” çekerek; yapayalnız kalır sokağın ortasında kırgın bir yürek!

Aşktan hasar almış yürekler sorgulamayı öğrenir. Kendi mahkemesini kurar salonun ortasına. Suçluyu, suçsuzu arar, aradıkça daha çok boğulur, kendi içinde batar.

Güneş doğar, akşam olur, gün batar, gece döner ama zamanı bir türlü geçmez aşktan hasar almış yüreklerin. Her sabah aynı tatsız güne uyanır. Bir filmin orta yerinde, bir dostun acı kahvesinde ağlar. Ağladıkça silinecek gibi duran acısını atmaya çalışır.

Aşktan hasar almış yüreklere doktor da çare olamaz, falcı da! Vakit geçtikçe kendi yarasını sarar kalp. Takvim yaprakları düşer durur, gönlün içi zamanı süpürge eder. Sonra bir sabah uyanıp bakar ki; güneş yine parlamakta gökyüzünde. Tebessüm eder onca günün ardında ilk defa. Yaşamın mucizesi kendi içinde saklı durur. Bir adım atar dışarıya, gözlerine vurur gerçekler. Aşktan hasar alan yürekler, bir gün bir yerlerde yeniden sevmeyi becerirler, ceplerinde duran inançsızlıklarıyla…

Candan Ünal

29 Temmuz 2010 Perşembe

Beyoğlunda gezersin Dolmabahçe'den geçersin...



Sen onca Neon(şatafatlı sahne ışığı) arasından geç
Bir zaman sadece yolundan geçtiğin,
DOLMABAHCE SARAYI IŞIGI DİBİNDE DUR
KARARLI,CESUR VE AĞIR BİR KOLKANAT ALTINDA KALMANIN HİSSİNİ TAT...
VE SONRA BURDAN DA GEÇ, KARANLIKLARDAN GEÇMEYİ GÖZE ALARAK,
BİR SOKAK LAMBASININ CILIZ PUSLU IŞIĞINA TUTULMA RİSKİNİ DÜŞÜNMEDEN
DOLMABAHÇE DEN DE GEÇ...

Tuğba Kurt

23 Temmuz 2010 Cuma

Şimdi, yeniden reklamlar...:)








Amaç reklam olunca objeler de kadın olunca,seksepallik,çekicilik kaçınılmaz oluyor.
Ve bence güzel de oluyor.

22 Temmuz 2010 Perşembe

Son mektup / Son SMS



Eskiden daha bir şanlı şerefli başlardı sevdalar,
Kadınlar severken mutluydu,
Hani bitişide aynı saygınlıkda bir mahçubiyetle gerçekleşirdi.
Kadınlar ayrılırken de onurluydu,
Eskiden sevgililer son mektuplarını yazardı,
Kimisi son mektubun gelişiyle,
Sandık da sakladığı mektuplarını anılarıyla yakıp külüne bakardı.
Kadınlar o zamanlarda da unutamazdı,
Şimdiler de ise 2 kontörlük kelamlarla ayrılıyoruz,tıpkı başladığımız gibi,
Tıpkı halen devam ettirdiğimiz gibi...
Ama olsun,
Varlığını yaşayamadığımız güzelliklerin yokluğunu da hissetmeyiz sadece böyle,
Demode hayaller kurarız neye kime sitem ettiğimizi bilmeden...
Telefon hafızalarında,mail kutularında bir tuş,bir SMS kadar yakınız ya birbirimize,
Kim bilir belkide uzağız...
Bu şiirciklerin devamı gelecek benim şimdi gidip, sevgilime mesaj çekmem gerek...:)
Anlıycağınız neredeyse hepimiz sanala onlıne yaşayanlardanız...!

Tuğba Kurt
20 Temmuz Salı

Reklamın iyisi kötüsü olmaz...:)







Yurt dışında farklı sektörlerle ilgili ilginç reklam afişleri...
Reklamcı arkadaşlar amaç "REKLAM" olunca
Reklamın iyisi kötüsü olmaz diyerek sınırları aşıyorlar...:)

21 Temmuz 2010 Çarşamba

Logo örnekleri





Reklam sektörüyle ilgili "Düşünmek bizim işimiz" sloganından yola çıkarak yapılan taslak çalışmaları...

İletişimin Gücü




Reklam sektöründe Duvar Panolarının gücü muhteşem.
İyi bir garfik tasarım ile oluşturulmuş afiş ve sonrası gelen başarı.
Küçük kız çocuğunun dedesine benzettiği,
Bakırköy Belediye Başkanı'na bakışına bakın :))

TK

16 Temmuz 2010 Cuma

Marka Sizsiniz...


Marka algıdır.
Bazen bir slogandır.
Bazen bir şekil veya sözcük.Ses yada koku...
Damgadır "AMBLEMDİR"
Farklılaşmanın anahtarıdır.
Marka güvendir,marka emektir.
Ve şöhrettir.
Reklam, garanti ve kaynak gösterme fonksiyonu olan bir araçtır...

(Marka nedir? sorusunun görüldüğü üzere tek bir cevabı yoktur.
Kişisel marka, kişinin hayattaki duruşu hakkında dış dünyaya yansıttığı mesajdır.
Bu ister egonuzu tatmin edecek kadar sınırlı
ister hayal gücünüzü zorlayacak kadar sınırsız olsun.
Marka sizsiniz...)

9 Temmuz 2010 Cuma

Reklamlar 2

Reklamlar

Ben Adam Olmam! Çünkü;


.
.
.
.
.
.
.
.


01-İnsanları kendim gibi zannediyorum hala!
02-İnsanları kendim gibi zannedip,kendim gibi ilgileniyorum hala!
03-Sevdiklerimi kendi yarattığım yalancı bir dünyada yalancı bir yere koyuyorum hala!
04-Sevdiklerim beni üzüyor hala!
05-Beni üzenleri çok seviyorum hala!
06-Beni en çok üzeni çok ÖZLÜYORUM hala!
07-Aptalım hala!
08-Kendimden memnunum hala!
09-Kalleş aşkıma gülümsüyorum hala!
10-Arkamdan iş çevirenlere ortak oluyorum hala!
11-Dostluklar yalanmış öğrenemedim hala!
12-Sevdiğimden sevdiğim için kaçıyorum hala!
13-Canım canımdan alınıyor ben sessizce izliyorum hala!
14-Yaşam formlarına rağmen ve inadına insanım hala!
15-Üzgünüm Annecim,Üzgünüm Babacım HAYATI ÖĞRENEMEDİM hala!

Alıntı: Facebook

7 Temmuz 2010 Çarşamba

Broşür Dağıtmanın Çekici Yöntemi



Sokakta yürürken birileri size el ilanı vermeye çalışınca ne yapıyorsunuz? Çünkü ilanı veren kişi sadece onu almanızı istiyor ve kararı size bırakıyor. Eminim umursamadığınız oluyordur.
Bu çok normal, çünkü konu ne olursa olsun gündelik yaşamda insanların dikkatini çekmek artık o kadar kolay değil.
Arjantin’in Buenos Aires şehrinde Red Cross tarafından dağıtılan Küresel Isınma konulu broşürlerin dikkat çekiciliğine bakın! Temaya uygun erimiş bir insandan konuyla alakalı ilanı almamak neredeyse imkansız. Hatıra fotoğrafı çektiren bile olmuştur.

Kaynak: www.adkritik.com

6 Temmuz 2010 Salı

:)



BRN Green Club projesi için reklam sektöründe ilk iş deneyimim diyebilirim.
Bu başlangıç sürecinde şu gerçeği gördüm ki
Tasarım konusu sözle anlatılabilecek bir sanat değildir.
Ne kadar kısa zamanda ne kadar göze çarpıcı netice çıkarabildiğin önemlidir.
Grafik & Tasarım sanatına gönül veren arkadaşlara şimdilik Stefan Sagmeister'ında dediği gibi "MUTLU TASARIMLAR" dilerim...:)

BRN Green Club projesi adı altında diğer tasarımlarımın devamıyla görüşmek üzere...

3 Temmuz 2010 Cumartesi

Tasarımcı ve Fotoğrafçılık

Grafik tasarımcılıkta başarının temel yollarından biri de Fotoğrafçılık dalıdır.
Fotoğrafçılık ile yakın temasta bulunmanız ve mümkünse tekniğinden anlamanız
size çok büyük artılar sağlayacaktır.
yaptığım Ar-Ge çslışmalarımda çok beğendiğim bir alıntıyı
sizlerle paylaşmak istiyorum.
Umarım beğenirsiniz ve faydalanırsınız.

TK
..........................................................

HDR Tekniği İle Duygu Dolu ve Farklı Fotoğraflar Yaratın

HDR kısaltımının açılımı "High Dynamic Range"dır. Bu teknik aslında bazı nedenlerle hobi düzeyinde kalmış olmasına rağmen fotoğraflar üzerinde oldukça etkileyici sonuçlar almamızı sağlayan bir yöntemdir.
Neden ihtiyaç duyarız ki bu hdr'a normal çekimler yapmak dururken...
Fotoğraf çekerken ışık çok önemlidir ama her zaman her yerde yeterli miktarda ışık bulmamız mümkün değildir.
Bu eksiklik cihazlar üzerine eklenmiş çeşitli tür kapasite ve özelliklerde flash ışıklarla giderilmeye çalışılmış olsada sonuç olarak yapay uygulanmış bir yöntem olmasının tüm dezavantajlarını da beraberinde getirmekte.
Doğal güneş ışığı gibisi yok desek yeridir.
Örneğin bir dağ ve masmavi bir gökyüzü düşünün.
Kuruldunuz bu güzelliğin karşısına ve hazırladınız takım taklavatı. Ancak oda ne, gün batmak üzere ve ışık arkanızda kalmış, güzelim dağın etekleri kapkara ve dağ olduğunu söylemeye kırk şahit istiyor. Ama tepedeki gökyüzü masmavi ve hatta birazcık bulut bile var. Ama böyle kıt ışıklı yerlerde doğru pozlama yapmak oldukça zor bir hal alıyor...
Sonuç olarak pozlamamızı gökyüzüne göre ayarlasak dağ dahada karanlık çıkacak, dağa göre ayarlasak gök dahada parlayacaktır.
İşte bu noktada aynı sahneden bir çok değişik pozlama ayarıyla kareler alırız ve bunları ek bir yazılım sayesinde birleştiririz ki, karanlık yerler normale dönsün parlak yerlerde norlame dönsün diye ve sadece bununla kalsa iyi, öyle canlı efektler elde edebiliyoruz ki, sanki resimler bir ruha sahip oluveriyorlar.
Derlerdi de inanmazdım şu ışıkla her şey yapılabiliyor.
Bir meleği şeytan, şeytanıda bir meleğe benzetebiliyor.
Hele şu ünlülerin selülitlerini birer paradoksa dönüştürmüyor mu?
Korkulur vallahi ışıktan...
İşte bir kaç örnek, kendi gözünüzle görün dediklerime inanmazsanız...

Resimlerin büyük halini görmek için üzerine tıklayın..





Sabırsızlandıysanız böyle bir çalışma yapabilmek için hemen dışarı çıkın ve 3 adet fotoğraf alın.
Ancak makinenizi sabitlemeniz çok önemli.
Çünkü 3 karede aynı sahneden ve kaymadan alınması gerekli.
İlk resmi normal olarak alın, bir diğerininin iso değerini fazlaca aydınlık olacak şekilde ayarlayın çekin ve üçüncüyü de oldukça karanlık çıkacak şekilde çekin.
Bu miktarı arttırmak sizin elinizde ama bu iş en az 2-3 fotoğraf gerktirmekte. Fazla da abartmayın çünkü en çok 8 resim sonra pek fazla birşey değişmiyor elde edeceğiniz hdr çıktısında!

Fotoğraflarınızı çektiyseniz artık onları photoshopta işlemeye geldi sıra.
Resimleri hdr işlemine tabi tutabilmeniz için elinizde en aşağı Photoshop CS2 sürümünün bulunması gerekiyor.
Buda tamamsa şu işlemi yapın önce.
File/Automate/Merge To HDR yolunu izleyin.

Seçimden sonra resimlerinizi seçmenizi isteyen bir pencere gelecek,
resimleri programa gönderdikten sonra, fotoların diyafram enstantene ve poz değerlerini göreceksiniz,
buraları ayarladıktan sonra veri derinliği ve diyagram alanı gelecek,
32 bit seçiminizde başka ayar istenmiyor ancak 16 veya 8 bit değeri seçiminden sonra sizden HDR Conversion ayarı isteniyor.
Ancak isterseniz 32 bit seçip resminizi elde ettikten sonra memnun kalmadıysanız HDR Conversion ayarına şu yoldan erişebilir ve bir dizi etki daha ekleyebilirsiniz.
View/32 Bit Preview Options yolundan erişebiliyorsunuz.

Kaynak: www.anadopdolu.blogspot.com

Absolut Vodka - Karlsson's Vodka Tasarım Örnekleri






Hans Brindfors, İsveç'in en tanınmış sanat yönetmenlerinden olup,
Uluslararası üne sahip bir Tasarımcıdır.
Çalışmasında IŞIK ve RENK unsurlarına odaklanmamızı sağlayarak
nokta atış yapmayı başarmıştır.
Usta kolay olunmuyor.
Güzel yorum oldu ama değil mi? :)

Tuğba Kurt
Kısaca TK

Tişört üzerine bir tasarım çalışmam :)




Kendi fotoğraflarımdan uyguladığım,
karakalem havası yaratmaya çalıştığım bu uygulama,
2010 İlkbahar-Yaz kolleksiyonu olarak,
ihracatçı bir konfeksiyon firması
tarafından Almanya'da sunumu yapıldı :)
-----------------------------------------
Reklamları izlediniz az sonra haberler :))

TK

Sektörel Tasarım